Ana içeriğe atla

OGBT #3 | Halüsinasyon - Alein Kentigerna | Tanıtım Videosu & Yorum


3. Blog Turumuz ile size kocaman bir merhaba diyorum! 
Kitap yorumuma geçmeden önce, tanıtım videosunu izlemenizi ise şiddetle öneriyorum :)



Yorum :


Tur kapsamıyla elime ulaşan kitap Halüsinasyon. Daha önce hiç psikolojik gerilimle aramı sıkı tutmamış birisi olarak, ne ile karşılaşacağımı tahmin edemiyordum. Daha önce okuduğum dedektif romanlarına benzer herhalde diye düşünüp kendimi avutuyordum ki, bu kitabın gerçekten bambaşka bir alem olduğu kanısına vardım. Kitabın başlarında soğuk bir anlatım hakim olsa da, devamı geldikçe zaten sıcak bir anlatımla yürümezmiş diye düşünüyorsunuz. İlk önce karakterleri aklınızda tutmaya çalışıyorsunuz kitabı okurken. Daha sonra karakterlerin özelliklerini ve kişiliklerini canlandırıyorsunuz. Kitap ayrı ayrı bağlantıları sonunda buluşturmak üzere bazı yerlerde flashback yapıyor ki, bu bölümlerde gerçekten heyecanlandığımı itiraf etmeliyim.


İlk başta ‘’katil A kişisi’’ diye teşhis koyduktan sonra okudukça ‘’hayır b kişisiymiş’’, ‘’noooo c kişisiymiş’’ diye diye kitaptaki bütün karakterleri katil yaptım. Tabi en katil yapmadığım kişiyi katil sanarken aslında bütün düşündüklerimde büsbütün yanıldığımı fark ettim. Katil hiç kimse çıkmadı tahmin ettiklerimden.  Kitabın kurgusu şahaneydi. Yazarımızın bayağı kuvvetli bir hayal gücü var. Kesinlikle insan hayran oluyor, ben hayran oldum. Beklemediğim yerlere çekildikçe konu daha çok okuma isteği uyandı içimde. Hatta sonlara doğru herkes uyuduktan sonra okumaya başladım ve gerim gerim gerilmekten dolayı bıraktım ve sabah okumaya devam ettim. İnsan bazı kısımlarda kesinlikle dehşete düşüyor. Yani en azından ben düştüm.
genelde ayrıntıya girildiği vurgulansa da bence ayrıntıya o kadar değinilmemişti. Beni rahatsız edecek bir incelik göremedim. Ya kıssadan hisse ben bu kitaba bayıldım arkadaş ya! İyi ki turunu almışız yanisi. 


Bu kitapla beraber ‘’beyaz kapaklı gerilim romanları’’ ön yargımı da aştığımı düşünüyorum. Genellikle beyaz kapaklıları ırkçılık yaparcasına ayırıp onları almazken ben ırkçılığın kötü bir şey olduğunu bu durumda da nispeten anladım. 

şöyle kısa bir anı özeti geçtikten sonra daha fazla uzatmayacağım ; Ben genelde kitaplarımı masanın üzerinde bırakmaya bayılırım. Okulda da sıranın üzerine bu kitabı bıraktım ve ‘’Bam!’’ yaklaşık olarak 3 taliplisi çıktı. Dedim olmaz şimdi, ben okuyorum, o benim yârim. Yok dediler illa okuyacağız. İyi peki o zaman diyiverdim bende. Nöbetleşe okuduk kitabı. Öyle de bitti. Çok memnun kaldık. Çok güzeldi. 


Okuyun, okutun der, yorumumu burada noktalıyorum. :)



Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Durkheim Öldü! - Arthur Asa Berger | Kitap Yorumu #52

***Tanıtım*** 1910 yılında, Londra'da, dönemin önde gelen sosyologlarının ve politik aktivistlerinin bir araya geleceği bir konferans toplanacaktır. "Toplumsal İlerleme" teması etrafında gerçekleşecek konferans Londra basınında günler öncesinden yankı bulmuş, gazete sütunlarında konuşmacıların fotoğrafları ve teorik yaklaşımlarını anlatan makaleler arz-ı endam eylemektedir. Fakat konferansa günler kala, tüm zamanların en ünlü dedektifi Sherlock Holmes'ün Baker Sokağı'ndaki evinin kapısı bir kadın tarafından çalınır. Artık yumrukların konuştuğu bir kavgayı ve mücevher hırsızlığını içine alan bir gizem, Holmes ve kadim dostu Dr. Watson tarafından çözülmeyi beklemektedir. İnsan eylemlerini açıklama amacındaki sosyal teori, bu sefer bizzat eylemlerin nedeni olmuştur. Holmes bizzat sosyal teoriyi soruşturmaya başlar, sorguladığı kişiler ise bu teorilerin yaratıcılarıdır: W. E. B. Du Bois, Emile Durkheim, Sigmund Freud, Vladimir Lenin, Georg Simmel, Beatrice Webb ve M...

Mucize - R.J Palacio | Kitap Yorumu #41

***Tanıtım*** Kaderinde Sıradışı Olmak Varsa Sıradan Kalamazsın… Merhaba, adım August. Size nasıl göründüğümü anlatmayacağım. Aklınıza ne geliyorsa muhtemelen ondan daha kötü görünüyorumdur. August (Auggie) Pullman yüzünde fiziksel bir bozuklukla doğduğu için, normal bir okula gidemiyordu… şimdiye kadar. Yakında Beecher Ortaokulu'nda beşinci sınıfa başlayacak ve ömrünüzde bir kere bile "yeni çocuk" olduysanız, bunun ne kadar zorlu olduğunu tahmin edebilirsiniz. Dondurma yemek ve Xbox'ında oyun oynamak gibi sıradan şeyleri seven Auggie aslında sadece sıradışı yüzü olan, sıradan bir çocuk. Peki, yeni sınıf arkadaşlarını, görünüşünün ardında kendisinin de onlar gibi olduğuna ikna edebilecek mi? "Mucize aslında… tam bir mucize. Kendinize bir iyilik yapın ve bu kitabı okuyun; hayatınızı iyileştirecek."  -Nicholas Sparks, New York Times çoksatan yazarı- New York Halk Kütüphanesi, Okuyup Paylaşma Seçkisi E.B. White Read Aloud Ödülü Christopher Ödülü "Cesaret...

Ev Kızı Evren - Filiz Şakar | Kitap Yorumu #38

***Tanıtım*** Kitaplar, gizem ve cinayet; mükemmel birleşim. -Tess Gerritsen- Tess Gerritsen Ev Kızı Evren'in karakterlerinden biri, üstelik bu kitap için sarfettiği övgü dolu sözcükler kapakta yer alıyor. Ev Kızı Evren -Wattys 2015 Kazananı - 56 hafta boyunca Macera Kategorisi birincisi olarak kaldı - 54 bin yorum, 107 bin oy aldı. Salata yaparken bıçağı ne kadar hızlı kullandığınızla övündünüz mü hiç? Övünün ! Ya da beşinci katta cam silerken en uzak noktayı bile pırıl pırıl yapabilmek için ne kadar güç sarf ettiğinizi fark ettiniz mi? Edin! Peki, halıya dökülen mürekkebi nasıl çıkaracağınızı biliyor musunuz? Bilin! Bütün bunları bilince bir ev kızının neler yapabileceğine hayret etmeyeceksiniz. Ev Kızı Evren polisiye bir olayı mizahi diliyle anlatırken, heyecanla kalkıp en yakındaki tavayı sapından sıkıca kavramanızı sağlayabilir. Ve sıradan bir tavayla, bir kahraman yaratmış olabilir…  "Ben bir masal kahramanı değilim. Hiçbir zaman da olmayacağım. Ben bir ev kızıyım. Ger...